13 Eylül 2012 Perşembe

Rüzgar Gülleri - Bozcaada


Rüzgar Gülleri daha doğrusu tirbünleri adanın simgelerinden. İnsanlar içkilerini alıp burada güneşin batışını seyretmeye gidiyorlar. Biz de şarabımızı alıp güneşin batışını izleyelim dedik fakat otelden biraz geç çıkmışız ve güneşin batışını yolda izlemek zorunda kaldık maalesef. Yine de şarabımızı manzarada içelim dedik ve yola devam ettik. Rüzgar güllerini hiç bu kadar yakından görmemiştim ve bu kadar ihtişamlı olmasını beklemiyordum doğrusu. İzleme noktası ise çok esiyordu. Ayakta durmakta bile zorlandık rüzgardan ve şaraplarımızı güç bela içtik. Yine de keyifliydi. İzleme noktasının tek kötü tarafı ise pis olmasıydı. Adada naylon torba kullanımı yasak olmasına rağmen; sanırım ada dışından gelenlerin yanlarında getirdiği torbalar ve attıkları çöpler her yerde uçuşuyordu... (rüzgardan tripot ayakta duramadığı için manzara ile ilgili doğru dürüst fotoğraf bile çekemedim)

Şişman Restaurant - Bozcaada




Şişman Restaurant Rum mahallesi tarafında ara sokakta şirin bir yer. Bir öğle yemeğimizi burada yedik. Vişne soslu yaprak sarma, enginar fava ve soslu levrek lezzetliydi (meze tarzı birşey). Yemeğimiz öğle vakti olduğu için daha çok meze tarzı hafif şeylerden oluşuyordu fakat hesap bu hafif yemeklere göre oldukça ağır geldi. Yemekte alkollu içki almadığımız ve ana yemek tarzı birşey yemediğimiz halde oldukça yüklü sayılabilecek bir hesap ödedik. Sonuç itibariyle Şişman Restorant'ın yemekleri leziz, masaları ve mekanı şirin fakat biraz pahalı. Aklınızda bulunsun...

10 Eylül 2012 Pazartesi

Eski Kahve - Bozcaada




Eski Kahve Bozcaada şehir merkezinde şirin bir cafe. İlk gün öğle yemeğimizi burada yedik. Menüsünde her yerde bulabileceğiniz lezzetli yemek ve tatlıların yanı sıra Çanakkale ve Bozcaada'ya ait lezzetler de var. Benim tercihim yöresel bir yemek olan  fırında kızarmış mantı oldu ve gerçekten de tadı enfesti. Ertesi gün akşam da yemekten sonra kahvelerimizi ve tatlılarımızı burada yedik. Sakızlı muhallebisi süperdi ama açıkça söylemem gerekirse Gelincik şerbeti vasattı (yada ben ilk defa içtiğim için bu şerbetin tadını tam anlamadım). Eski Kahve'nin porsiyonları büyük, servisi iyi, yemekleri leziz. Aklınızda bulunsun...

8 Eylül 2012 Cumartesi

Bozcaada Mitos Beach




Bozcaada'da birçok plaj var ama biz tercihimizi Mitos Beach'den yana kullandık. Mitos Beach paralı bir plaj bir miktar ücret karşılığında şezlong ve şemsiye kiralayabiliyorsunuz. Yine ücret karşılığında içecek servisi de var. Deniz ise tam anlamıyla muhteşem. Herkesten Bozcaada'nın denizinin çok soğuk olduğunu duymuştum ama deniz çok güzeldi. Ege'nin denizinden bile sıcaktı ve ben hiç sudan çıkmak istemedim. Bu arada denizin en iyi zamanı da Eylül ve Ekim aylarıymış benden söylemesi...

5 Eylül 2012 Çarşamba

Bozcaada Destina Otel






Destina yeni bir tesis ve Bozcaada'nın merkezine yürüme mesafesinde şirin bir otel. İşletmecileri Sinem hanım ve eşi Cengizhan Bey otuzlu yaşlarının başında genç ve sevimli bir çift. Onların güleryüzü ve hoş sohbetleri Destina'da kaldığınız günleri daha da hoş bir hale getiriyor. Otelin özelliklerine gelirsek; otel yan yana iki binadan oluşuyor. Odalar ve banyolar temiz, rahat ve aydınlık (dışarıdan biraz ses gelse de ben çok sorun etmedim). Bahçesi ise fotoğraflarda da görebileceğiniz gibi yemyeşil ve çok sevimli. Sabah kahvaltısı da bu şirin bahçede veriliyor. Kahvaltı ise çok leziz. Sinem hanımın elleriyle hazırladığı reçellerin tadı hala damağımda. Bozcaada'da birçok otel ve pansiyon olsa da merkeze yakınlığı ve yeni olması sebebi ile önereceğim bir otel Destina...


4 Eylül 2012 Salı

Bozcaada Kalesi







Bozcaada'ya feribotla yaklaşırken en dikkat çeken şeylerden biri de Bozcaada Kalesi. Bozcaada boğazın çıkışında olmasından dolayı geçmiş yıllardan beri istilaya açık bir yer olmuş. Anakaraya yakınlığı nedeniyle de denizden gelebilecek olan tehlikeleri ilk karşılayan yer olmuş Bozcaada kalesi. 

Türkiye’nin en iyi korunmuş kalelerinden biri olan Bozcaada Kalesi’nin ilk olarak ne zaman ve kimler tarafından yapıldığı bilinmiyor. Fenikeliler, Cenevizler ve  Venedikliler tarafından kullanılan kale, bugünkü görünümünü Fatih Sultan Mehmet döneminde var olan kalıntılar üzerine tekrar inşa edilmesiyle almış(1455).
Venedik- Osmanlı arasında süren mücadeleler sırasında uğradığı tahribatlar sonrası, Köprülü Mehmed Paşa döneminde büyük bir onarımdan geçmiş (1657). 2. Mahmut zamanında ise neredeyse yeniden inşa edilerek bugüne kadar bu görünümü korunmuş(1815).
Adanın kuzeydoğu ucuna, kayalıklar üzerine inşa edilmiş kalenin etrafı zamanında suyla dolu olan bir hendekle çevrili. Bir zamanlar asmalı bir kapıyla girilirken şimdi sabit bir köprü üzerinden giriliyor kaleye. Yine bir zamanlar içerisinde Türk ahalinin yaşadığı iki caminin olduğu kale içi, şimdi neredeyse bomboş. Sadece festival zamanlarında verilen konserlerle hareketleniyor.
İç kale bölümünde ada etrafından çıkarılan amforaların sergilendiği bir oda bulunuyor. Ayrıca kalenin bahçesinde adadan çıkarılan çok sayıda eski mezar taşı ve tarihi eser sergileniyor. Kalede en dikkat çeken şeylerden biri ise üzerinde kurukafa oymaları bulunan korsan mezar taşları (5.fotoğraf) 

Bozcaada'ya genel bir bakış...



Bozcaada feribottan ilk göründüğü anda ismi gibi boz, ama içi özellikle rum mahallesi rengarenk bir ada. Bozcaada Çanakkale'ye bağlı bir ada. Türkiye'nin üçüncü büyük adası ve Çanakkale boğazının hemen girişinde yer alıyor. Enteresan olan ise yerleşimin adanın merkezinde toplanmış olması ve herhangi bir köyünün bulunmaması. Ayrıca suç oranı o kadar düşük ki (hatta yok) bu sebepden dolayı adliye binası geçen sene kaldırılmış. Ulaşım Geyikli'den feribotla sağlanıyor. Çanakkale'den ise sadece yayalar için deniz otobüsü seferleri düzenleniyor. Antik çağlarda ismi Tenedos olan Bozcaada'nın tamamı doğal ve tarihi sit alanı. Adada yerleşim kalenin etrafında yapılanmış durumda ve türk ve rum mahalleleri olarak ismen bölünmüş durumda. Adada ağırlıklı olarak şarapçılık yapılıyor ve adanın neredeyse yarısı üzüm bağları ile kaplı. 
Adada ulaşım motorlu araçlarla sağlanıyor ama sokaklar dar ve park sorunu olduğu için arabayı park edip bırakmak en iyisi. Plajlar ve bağlar dışında çoğu yer yürüme mesafesinde olduğu için arabaya da gerek olmuyor zaten...



Bozcaada'da görülecek yerler:
Bozcaada kalesi, rum mahallesi, Ayazma Manastırı, üzüm bağları ve şarap fabrikaları, rüzgar gülleri...

Bozcaada'da nerede kaldım?
Destina Otel'de kaldım daha sonraki detaylı yazılarda okuyabilirsiniz...

Bozcaada'dan neler alınır?
Bozcaada'ya gelmişken benim gibi şarap severseniz tabii ki şarap almalısınız. Ada'da dünyaca ün kazanmış Corvus şaraplarının yanı sıra Talay,Amadeus gibi birçok markanın da şaraplarını bulabilirsiniz...
Bunun dışında harika bir lezzete sahip olan domates reçeli, keçi peyniri, zeytinyağı alabilirsiniz...




Neler yenir, nerede yenir?
Bozcaada'da liman bölgesinde ve rum mahallesinde birçok restoran bulunuyor. Ağırlıklı olarak deniz ürünleri olsa da (ki ben bayılırım deniz ürününe) ev ve et yemekleri yiyebileceğiniz birçok yer de var. Bizim tercihimiz deniz ürünleri oldu (limandaki Şehir Restoran, merkezdeki Eski Kahve, rum mahallesindeki Şişman restoran yemek yediğimiz yerlerdi. Sonraki yazılarda detaylı bahsedeceğim). Gelincik şerbeti (pek bana göre değildi ama eşim bayıldı tadına), damla sakızlı kurabiye, damla sakızlı muhallebi'yi ise kesinlikle öneriririm...

Bu arada 15 Eylül eylül tarihinde bağ bozumu, 16 eylül tarihinde ise yöresel tatlar festivali var. Aklınızda bulunsun...